Vücutta birden fazla bölgeyi aynı anda şekillendiren kombine estetik ameliyatlar, hastalara tek seferde dönüşüm imkânı sunuyor. Ancak bu ameliyatlar dikkatli planlama, cerrahi tecrübe ve güvenlik sınırları gerektiriyor.
Estetik cerrahide artık sadece tek bölge odaklı işlemler
değil, vücudu bir bütün olarak ele alan yaklaşımlar öne
çıkıyor. “Kombine estetik ameliyatlar” olarak adlandırılan
bu yöntemlerle karın, meme, kol veya bacak bölgeleri aynı
seansta şekillendirilebiliyor.
Böylece hasta hem daha kısa sürede sonuç alabiliyor hem
de iyileşme süreci tek dönemde tamamlanıyor.
Ancak bu operasyonlar sanıldığı kadar basit değil. Doğru
hasta seçimi, operasyon süresi, anestezi güvenliği ve
planlama detayları büyük önem taşıyor.
Kombine cerrahileri tüm yönleriyle ele almak için Plastik,
Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. M.
Baver Acaban ile konuştuk. İşte “tek seansta çoklu estetik”
operasyonların incelikleri…
Kombine estetik ameliyatlar tam olarak neyi ifade ediyor?
Kombine estetik, bir seansta birden fazla bölgeye yönelik
cerrahi işlem yapılması anlamına gelir. En sık karın germe,
meme dikleştirme ya da protez, kol ve bacak germeoperasyonlarını birlikte planlıyoruz. Bazı hastalarda yüz ve
boyun bölgesi de eklenebiliyor.
Bu yaklaşım, özellikle kilo kaybı sonrası ya da doğum
sonrası deformasyon yaşayan kişilerde vücudu orantılı bir
bütün olarak düzeltmeyi amaçlar.
Bu operasyonların avantajı nedir?
En büyük avantajı, tek iyileşme dönemiyle birden fazla
bölgenin düzeltilmesidir.
Hasta aynı anestezi altında birden fazla operasyon geçirir,
böylece toparlanma süresi kısalır. Ayrıca cerrah olarak vücudu
bir bütün olarak ele alabildiğimiz için sonuçlar daha orantılı
olur.
Psikolojik olarak da hastalar “tek adımda dönüşüm” fikrinden
olumlu etkileniyor.
Her hasta kombine cerrahiye uygun mu?
Hayır. Her vücut bu kadar uzun süren operasyonları tolere
edemez.
Hastanın genel sağlık durumu, kan değerleri, kalp ve akciğer
fonksiyonları mutlaka değerlendirilmelidir. Ayrıca sigara
kullanımı, diyabet, kansızlık gibi faktörler operasyon planını
doğrudan etkiler.
En sık hangi bölgeler birlikte yapılabiliyor?
En yaygın kombinasyonlar:• Karın + Meme (Meme dikleştirme veya protez)
• Karın + Kol veya Bacak germe
• Sırt + Bel + Kalça şekillendirme
Bunlar hem estetik bütünlüğü korur hem de dengeli bir
vücut silueti sağlar.
Yüz bölgesi genellikle ayrı planlanır çünkü farklı bir
iyileşme ve pozisyonlama süreci gerektirir.
Bu operasyonlarda güvenlik sınırları nasıl belirleniyor?
Her hastanın kilosu, kas yapısı, kan dolaşımı ve ameliyat
geçmişi farklıdır.
Operasyonun planlanmasında en kritik parametreler: ameliyat
süresi, kan kaybı miktarı, anestezi toleransı ve sıvı dengesi.
Ayrıca her kombinasyonda kan transfüzyonu ve yoğun bakım
ihtimali göz önünde bulundurulur.
Bazen hastalar çok sayıda bölge istemesine rağmen biz
cerrahlar, güvenlik için bu işlemleri iki veya üç aşamaya
bölmeyi tercih ederiz.
İyileşme süreci tekli ameliyatlara göre farklı mı ilerliyor?
Evet, kombine cerrahilerde iyileşme süreci daha dikkatli
yönetilmelidir.
İlk günlerde ödem, morluk ve yorgunluk daha belirgin olabilir.
Korse kullanımı ve istirahat süresi de genellikle biraz daha
uzun olur.Ancak doğru bakım, iyi beslenme ve kontrollü hareketle
hastalar 1–2 hafta içinde günlük hayatına dönebilir.
Bu süreçte beslenme, protein desteği ve hafif yürüyüşler çok
önemli rol oynar.
Ağrı ve konfor açısından hastalar neler beklemeli?
Ağrı genellikle birkaç gün içinde azalır. Kombine cerrahilerde
vücutta birden fazla kesi hattı olduğu için, ağrının yönetimi
dikkatli yapılır.
Biz çoğunlukla lokal anestezik ilaçlarla destekli genel anestezi
uygularız. Böylece hasta ameliyattan daha konforlu uyanır.
Taburcu sonrası dönemde de ağrı kesici protokoller sayesinde
ağrı düzeyi tolere edilebilir seviyededir.
Masaj, drenaj ve fiziksel destek süreçte nasıl yer alıyor?
Ameliyat sonrası 10. gün - 2. haftadan itibaren lenf drenaj
masajı, ödemin azalmasına ve cilt altı dokunun düzgün
iyileşmesine yardımcı olur.
Korse kullanımı da hem dolaşımı destekler hem de vücut
konturunu sabitler.
Fizyoterapi veya manuel terapi desteğiyle doku kalitesi
artırılabilir. Ancak her uygulama cerrahın onayıyla
yapılmalıdır.
Bu operasyonları planlarken mevsim veya yaşam tarzı önemli mi?Kesinlikle. En ideal dönem genellikle sonbahar ve kış
aylarıdır, çünkü bu mevsimlerde ödem ve şişlik daha az olur,
iyileşme süreci de hastalar için daha konforludur.
Ancak bu, yaz aylarında ameliyat yapılamayacağı anlamına
gelmez. Uygun ortam koşulları ve dikkatli bakım
sağlandığında, yaz döneminde de kombine estetik ameliyatlar
güvenle gerçekleştirilebilir.
Sıcak havalar yalnızca hastanın konfor düzeyini etkiler; tıbbi
açıdan doğru planlama yapıldığında mevsimsel bir kısıtlama
söz konusu değildir.
Ayrıca operasyon sonrası birkaç hafta evde dinlenme ve korse
kullanımı gerekeceği için, tatil veya yoğun iş dönemlerine
denk getirmemek gerekir.
Yaşam tarzı olarak da sigarayı bırakmak, düzenli beslenmek ve
ameliyat öncesi egzersiz yapmak süreci olumlu etkiler.
Son olarak, “bir seferde değişim” isteyen hastalara öneriniz nedir?
Kombine estetik ameliyatlar, doğru planlandığında son derece
tatmin edici sonuçlar verir.
Ancak “her şeyi bir kerede halledeyim” yaklaşımı, bazen
güvenlik sınırlarını zorlayabilir.
Hastalarımıza her zaman söylüyorum:
“Tek seansta dönüşüm mümkün ama öncelik her zaman güvenlik
olmalı. Aceleyle değil, bilinçle planlanan her operasyon başarılıdır.”