Ben merkezli yakınınızdan anlaşılmayı beklemeyiniz; biliniz ki o, empati fakiridir.
İkna etmek için uğraşmayınız; her halükarda o, kendisinin haklı olduğuna inanır. Kendinizi savunmayınız; siz kendinizi savundukça onun tarafından taciz edilmeye ve yok sayılmaya devam edeceksiniz. Lütfen evet dediğiniz kadar ona hayır demeyi de öğrenin. Sınır koymadıkça ve alttan aldıkça ilişkinizde bedel ödemeye devam edeceksiniz.
Önceleri iyi niyetle yaptığınız hizmetlerin vazifeniz haline gelmesi ve bunların onun tarafından "bir hak, bir mecburiyet" olarak görülmesi konusunda dikkatli olun. Sınırsız verici olmayın. Kendi bildiğiniz doğruda net olun ve dik durun; tek doğrunun onun doğrusu olmadığını sözde değil eylemde ona gösterin. Hem onun vazgeçilmez olmadığını hem de gerektiğinde onun da sizi kaybetme riskinin bulunduğunu yaşantınızda ona gösterin.
Şartlar gerektirdiğinde o olmadan ayaklarınızın üzerinde durabildiğinizi ve bireysel yeterliliğinizin bulunduğunu ona kanıtlayın. Tek yönlü verici olmanın sizi tükettiğine ve ilişkide asıl olanın karşılıklı vericilik olduğuna önce kendiniz inanın ve bu doğrultuda ilişkinizi yeniden yapılandırın.
Ben öncelikli yakınınıza gerçek rolünüzü oynayın; eşe karşı eş, evlada karşı anne veya baba, anne veya babaya karşı evlat olun. Kul veya köle olmayın. Kendinize "dur" diyemedikçe "neden onun altında eziliyorum?" diye ilişkinizi sorgulamayın; ümitsizliğe düşmeyin. Siz "ben" olarak var olmadıkça ben merkezli kişinin "bencilliği" karşısında kendi benliğinizin tükenişine şahit olacaksınız. Kendinizi bencil kişilerin yakıcı ve yıkıcı etkisinden koruyunuz.