Öyle bir maçtı ki, neresinden başlayacağımı bilemedim.

Trabzonspor ilk 10-15 dakikada çok baskılı başladı, bir iki pozisyon da buldu. Sonrasında Fenerbahçe oyunda dengeyi kurdu, bu kez Fenerbahçe baskıyı artırdı ve Trabzonspor’un bulduğu pozisyonlardan çok daha net fırsatlar yakaladı. İlk yarı dengede geçti ancak ilk golü Fenerbahçe Fred ile buldu. Bu arada, ilk yarının sonlarında Trabzonsporlu Denswill’in Osayi-Samuel’e yaptığı müdahale net bir kırmızı kart olmasına rağmen hakem tarafından verilmedi, VAR tarafından da göz ardı edildi. Trabzonspor’un iptal edilen bir golü var; drone kamerasından izlediğim kadarıyla – Twitter’da videosu var – açık bir faul gözüküyordu ancak yayıncı kuruluş ekranından izleyince sanki faul yok gibi görünüyordu. Bu da aslında yıllardır yayıncı kuruluştan izlediğimiz görüntülerin ne kadar güvenilir olduğunu bizlere sorgulatıyor!

I M G 4781

Devre arasında sosyal medyada şöyle bir gezindim; maçın çaylak hakemine o kadar yoğun bir baskı vardı ki, “İkinci yarıda bunun diyetini ödetirler,” dedim. Nitekim genç hakem, aslında ilk yarıda vermediği kırmızı kart haricinde iyi yönetmişti, ancak ikinci yarıya baskı altında çıktı. Fenerbahçe ikinci yarıya çok baskın başladı, ilk 5 dakikada 3 net gol pozisyonunu cömertçe harcadı. Bu anların ardından Trabzonspor ataklarını artırmaya başladı. VAR tarafından verilen birinci penaltının penaltı ile uzaktan yakından ilgisi yoktu; ikinci penaltıda ise Çağlar’ın dengesiz bir hareketi vardı. Evet, orada Trabzonsporlu oyuncuya bir temas vardı ancak penaltı verilebilir de, verilmeyebilirdi de. Ama nedense böyle pozisyonlarda Fenerbahçe aleyhine penaltı verilirken, örneğin ezeli rakibinin aleyhine aynı pozisyonda penaltı asla verilmez. Zaten olay, penaltı verilip verilmemesi değil; üzülerek söylüyorum ki bu düzen böyle devam edecek gibi.

Bu iki “çok ağır art niyetli” VAR kararı sonrasında Fenerbahçe’ye gönül veren milyonlar, Başkan Ali Koç’a, “Ligden çekilelim, biz bu tiyatroda neden varız?” gibi sözler sarf ettiler. İnanın, o anda böyle bir refleks gösterilse kimse sorgulamazdı; çünkü Fenerbahçe’ye yapılan organize kötülük ve haksızlıklar artık arşa çıkmış durumda! Ancak Fenerbahçe yılmadı, mücadele etti; Mourinho, yerinde oyuncu değişiklikleri yaptı ve meyvesini aldı. Önce Dzeko ile iki gol buldu, akabinde ise çok daha net pozisyonlara girdi. Trabzonspor’un da bu arada bir pozisyonu vardı. Trabzonspor, 2 penaltıyla maça tutunmaya çalıştı ancak Fenerbahçe öyle bir inat etti ki, 3. golü de bulmayı başardı.

7515692C E279 4Eee 8F85 6Ef4546B7923

Bir pozisyonda Amrabat, faule maruz kaldı; Trabzonsporlu oyuncu yere yattı ve kalkmak istemedi. Amrabat, onu kaldırmaya çalıştı ancak tepki gördü; bir anda etrafını sardılar. Amrabat’ın bu hırsı, kazanma azminden gelen bir inançtı. Nitekim attığı golden sonra, maç sonrasında Amrabat, “Ben inançlı bir insanım, bu golün geleceğini biliyordum,” dedi ve “Bazı şeyler anlatılamaz,” ifadesini kullandı. Bu aslında Fenerbahçe’nin inanmışlığının, VAR hakemine ve onca baskıya rağmen kazandığı büyük bir zaferin ifadesiydi ve şampiyonluk ateşini yakıyordu.

İki pozisyonda Atilla Karaoğlan penaltıyı verdirdi, güzel; peki Banza’nın eline temas eden net bir Fenerbahçe penaltısında, neden VAR hakemi Atilla Karaoğlan bunu izletmedi?

Maçta Fenerbahçe adına iyi oynayan oyuncular Fred, oyuna girdikten sonra İrfan Can, Dzeko, gol atmamasına rağmen En-Nesyri (“özellikle savunma katkısı önemliydi”), kaleci Livakoviç ve Amrabat’tı.

1C801C3A 9957 4136 Af4C 69Afd112D5C1

Fenerbahçe kadro kalitesi açısından Trabzonspor’dan daha iyi durumda; dış etkenler maça müdahale etmese Fenerbahçe bu maçı daha farklı alırdı, ancak belki de böylesi daha iyi oldu. Bu mücadele, az önce söylemiş olduğum gibi inancın, zaferin, sabrın ve Fenerbahçe mücadelesinin çelik ifadesidir.

Gün içerisinde Atilla Karaoğlan “VAR hakemi” olarak atandığında, kulübümüzden maalesef bir açıklama göremedik; oysa bu sistemde ağzını açmayan ve hakkını aramayanın sesini duymuyorlar. Sayın Başkan Ali Koç ve yönetimimiz, neden bir açıklama yapmadınız? Bu akşam onca haksızlığa rağmen son dakikada “İlahi Adalet” tecelli etti ancak her maçta böyle olmayabilir. Bu gece ortalığı ayağa kaldırmanız lazım; sanki bu galibiyet hiç olmamış gibi, bu haksızlıkların üzerine kararlı bir biçimde otuz milyon taraftarla birlikte gitmek lazım!

Fenerbahçe’ye aslında “büyük bir kumpas” kurulmuştu ve tecrübesiz hakem ile VAR hakemi Atilla Karaoğlan’la birlikte fişi çekilecekti. Nitekim 4 dakikada 2 VAR penaltısı ile çekilmeye çalışıldı ancak “İlahi Adalet” tecelli etti ve Fenerbahçe, tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşayan ve galibiyet ile kendine gelmeye çalışan Trabzonspor’a karşı, Trabzon kumpasından güçlükle de olsa alnının akıyla, anasının ak sütü gibi bir galibiyetle çıkmayı başardı.

731696Ec 566B 43Cc A43F D661Bc84Bd87

Maç sonrasında Mourinho’nun açıklamaları bomba etkisi yaptı; mesajı tüm ülkenin alması gerekiyor ve aynen şöyle dedi:

“Bana buraya gelmeden bazı şeyler anlatıldı, tamamı anlatılmadı. Bugün anladım ki durum anlatılandan daha vahim. Bilseydim buraya gelmezdim.”

Mourinho, bu sözleriyle Fenerbahçe’nin aslında bu ligde kiminle ve nelerle mücadele ettiğini sadece Türkiye’ye değil, tüm dünyaya haykırdı.