İstanbul Kongre Merkezi’nde 6-7 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen 11'inci Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı’nın açılış programı, bugün Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Programa Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İstanbul Valisi Davut Gül ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. Programda ayrıca Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) ile Dünya Bankası arasında Güç İletim Sisteminin Dönüştürülmesi (Transforming Power Transmission System/TPTS) Projesi için kredi anlaşması imza töreni de gerçekleştirildi.
'ENERJİDE KAYNAKLARIMIZI ÇEŞİTLENDİRİYORUZ'
Program sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "Malumunuz, ülkemizin enerji talebi her geçen gün artıyor. Bu artan talebi karşılamakla alakalı elbette ki, özellikle çeşitlendirme noktasında, kaynaklarımızı farklılaştırma noktasında ve kendi öz kaynaklarımızı başta yenilenebilir olmak üzere, doğal gaz ve petrolümüz dahil yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Aslında en ucuz ve en temiz enerji kaynağımız, enerji verimliliği. Yani enerjimizi verimli ve etkin kullanmak. Enerji verimliliği öyle bir alan ki aslında, ekonominin tamamında etkileyebilecek özel bir alan. Yani ekonominin tamamındaki sektörlerde ilerleme sağlayabileceğimiz bir alan. Özellikle sanayide, tarımda, ulaştırmada, enerjinin kendi tüketiminde, evlerimizde aslında 86 milyonun tamamına dokunan ve herkesin bir anlamda katkısına ihtiyaç duyulan bir alan. Dolayısıyla bu anlamda, Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla bugün hakikaten güzel bir toplantı gerçekleştirdik. Birçok oturum öğleden sonra ve yarın da devam edecek. Keza aşağıda birçok firmanın katılımıyla enerji verimliliği uygulamalarını görebileceğimiz önemli bir fuar da gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla böyle dolu dolu geçen iki gün boyunca, enerji verimliliğiyle ülkemizde bu konunun önemini vurgulamaya dönük bir forum ve fuarı birlikte gerçekleştirmiş oluyoruz" diye konuştu.
'ENERJİ VERİMLİLİĞİ, TÜRKİYE’NİN İKLİM HEDEFLERİNE KATKI SAĞLIYOR'
Bakan Bayraktar, "Türkiye, enerji verimliliği alanında son 20 yılda çok önemli adımlar attı. Enerji Verimliliği Kanunu, aslında bizim ilk iklim kanunumuz diyebileceğimiz bir düzenleme. Çünkü enerji verimliliğinde yapılacak her yatırım, her ilerleme, Türkiye’nin iklim hedeflerine de önemli katkı sağlayan alanlardan bir tanesi. Bunun dışında, 2017-2023 döneminde Ulusal Enerji Verimliliği Birinci Eylem Planı’nı hayata geçirdik. Yaklaşık 8,5 milyar dolarlık bir yatırım yaptık. Ve oradaki hedefimiz olan Türkiye’nin primer (birincil) enerjide yüzde 14 enerji verimliliğini artırma hedefini gerçekleştirdik. 2024 yılının başında, yine sizlerle beraber 2024-2030 İkinci Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı’nı kamuoyuna açıkladık. Orada bu sefer daha yüksek yatırım hedefleri planlıyoruz yaklaşık 20 milyar dolarlık bir yatırım yapacağız. Hem kamu olarak hem de özel sektör olarak. Dolayısıyla bu yatırımlarla beraber yine yüzde 15’lik bir enerji tasarrufu iyileştirmesi hedefliyoruz" dedi.
'ENERJİ VERİMLİLİĞİ SEFERBERLİĞİNE İHTİYACIMIZ VAR'
Bakan Bayraktar, "Türkiye enerjide dışa bağımlı ve ithalatı yüksek bir ülke olduğu için, enerjiyi verimli kullanması çok daha önemli hale geliyor. Dolayısıyla bu anlamda enerji verimliliğimizi, biraz önce ifade ettiğim bütün sektörlerde iyileştirme ile alakalı önemli programlarımız var. Yarışmalar düzenliyoruz. Özellikle ilkokuldan başlayarak çocuklarımıza, gençlerimize, insanımıza enerji verimliliğinin önemini ve ehemmiyetini anlatmakla; bu farkındalığı artırmakla alakalı faaliyetler yürütüyoruz. Burada hakikaten Türkiye’nin sizler sayesinde, sizlerle beraber bir enerji verimliliği seferberliğine ihtiyacı var. Bu farkındalık emin olun ülkemize çok önemli katkılarda bulunacak. İklimimize, iklim hedeflerimize önemli katkılar sağlayacak. İnşallah 2024-2030 döneminde planladığımız bu yatırımları da hayata geçiririz. Sayın Cumhurbaşkanımızın, kamu binalarında enerji verimliliğiyle alakalı 2024 yılında yayımladığı bir genelge var. Bu kapsamda da kamu binalarında özellikle eski okullarımızda, belediyelerde yüzde 30’luk bir iyileştirme hedefliyoruz. Bütün bunlarla beraber inanıyorum ki Türkiye’nin enerji faturası da, ithalat faturası da azalacak" dedi.
'AKKUYU NÜKLEER GÜÇ SANTRALİ 2026’DA DEVREYE ALINACAK'
Bakan Bayraktar, "Şimdi nükleer enerji Türkiye’nin olmazsa olmazlarından. Sayın Cumhurbaşkanımız da ifade ettiler. Dünyadaki gelişmiş birçok ülke nükleer santrallere sahip ve dünya bugün enerjisinin yaklaşık yüzde 9’unu nükleerden karşılıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin de buna kayıtsız kalmaması lazım. Biz bu anlamda Akkuyu’da dört reaktörün inşasına devam ediyoruz. Malum, Akkuyu’da 2018 Nisan’ında ilk lisansı verdikten sonra yedi yıllık bir inşa süresi hedefleniyordu. Yani 2025 yılı bu içinde bulunduğumuz yılın Nisan ayı itibarıyla devreye alınması gerekiyordu hukuken. Fakat pandemi sürecinin ardından, özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan kaynaklı bazı yaptırımlar maalesef projenin biraz gecikmesine sebebiyet verdi. Bazı ülkeler, bazı şirketler teslim etmeleri gereken ekipmanları Akkuyu’ya zamanında göndermediler. Dolayısıyla bunlardan kaynaklı bazı gecikmeler yaşandı. Ama inşallah Akkuyu tekrar eski hızına kavuşacak ve hedefimiz, 2026 yılında ilk reaktörü devreye almak olacak" dedi.
'DÜNYA BANKASI İLE 750 MİLYON DOLARLIK KREDİ ANLAŞMASINA İMZA ATTIK'
Bakan Bayraktar, "Biraz önce de Dünya Bankası’yla 750 milyon dolarlık bir kredi anlaşmasına imza attık, ona şahitlik ettik. New York’taki görüşmelerimizde Dünya Bankası’yla da görüştük. Özellikle Türkiye’nin enerji altyapısına ama özellikle elektrik ve doğal gaz altyapısına dönük olarak Dünya Bankası’nın ve uluslararası finansal kuruluşların çok önemli bir ilgisi var. Çünkü Türkiye bir merkez ülke. Türkiye’nin özellikle yenilenebilir enerjiye olan ihtiyacı ve bu alandaki hedefleri oldukça ilgi çekici. Sayın Cumhurbaşkanımız geçtiğimiz yıl Bakü’de, Türkiye’nin rüzgar ve güneşte 120 bin megavat kurulu güce erişeceğini ve 2035 yılı için böyle bir hedefimiz olduğunu ifade ettiler. Dolayısıyla bunun için her yıl 8 ila 10 bin megavat yeni santrale ihtiyacımız var. Başka bir şeye daha ihtiyacımız var. Bunları taşıyacağımız, bağlayacağımız elektrik iletim şebekelerine, yani elektrik hatlarına. Geçtiğimiz yıl açıkladığımız üzere, 2035’e kadar elektrik iletim altyapımıza 28 milyar dolarlık yatırım yapacağız. Bu altyapı yatırımları gerek Dünya Bankası, gerekse uluslararası finansal kuruluşlar açısından oldukça ilgi çekici alanlar. Biraz önce de bunun 750 milyon dolarlık kısmının imzasına şahitlik ettik. Dolayısıyla gerek Asya’dan gerek Batı’dan finansal kuruluşlarla bu tarz projeler için yoğun şekilde görüşmelerimiz devam ediyor. İnşallah önümüzdeki dönemde bunların yeni örneklerini de görürüz. Özellikle iletim tarafındaki projelerde biz EPCF modeliyle, yani finansmanı dışarıdan getirerek bu projeleri yaptırmayı; uzun soluklu, 20-30 yıllık anlaşmalarla Türkiye’nin enerji altyapısını yeni bir düzeye taşımayı hedefliyoruz. Çünkü Türkiye’nin elektrik talebi tahminlerimizin ötesinde büyüyecek. Yani bizim 2055’e kadar 30 yılda üç katına çıkar dediğimiz elektrik talebimiz emin olun bunun içerisinde elektrikli araçları tam olarak içermiyor. Elektrikli araçlar çok büyüyor. Bunun içinde yapay zekanın, veri merkezlerinin getireceği ilave talepler var. Küresel ısınma, iklim değişikliği, özellikle klimalardan kaynaklı soğutma ihtiyacını da ciddi biçimde artırıyor. Bütün bunlarla beraber, bizim enerjimizi üretimden iletime, dağıtıma kadar çok güçlü bir altyapıya kavuşturmamız gerekiyor. Bunun için de model olarak, özellikle dış finansmanı getirebileceğimiz modelleri uygulamaya koyacağız inşallah" dedi.