Erzincanlı Gazeteciler Birliği ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının ortak organizasyonuyla gerçekleşen kahvaltılı tanıtım programı, kültürel bir buluşmaya dönüştü. Yoğun katılımın yaşandığı programda Recep Babacan, hem yeni kitabını imzaladı hem de tarihî anlatımlarıyla dikkat çekti.
Etkinlikte, tarih ve tarihî şahsiyetlere olan ilgi bir kez daha kendini gösterdi. Konuşmasına duygusal ifadelerle başlayan Babacan, “Bugün benim şarj olma günüm” diyerek, gördüğü ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Yazarlık yolculuğuna 2010 yılında “Oğuz Onbaşı” adlı eseriyle başladığını belirten Babacan, bu yeni kitabın hem önceki çalışmalarının bir devamı hem de tarihî belleğe katkı sunan önemli bir halka olduğunu vurguladı.
Programa Kayseri Valisi Gökmen Çiçek telekonferans yöntemiyle katıldı. Çiçek, Babacan’ın yıllar önce verdiği “on kitap” sözünü hatırlatarak, şu ana kadar yedi kitabın tamamlandığını ve kalan üç eseri sabırsızlıkla beklediklerini söyledi. Vali Çiçek, Babacan’ın kaleme aldığı tüm kitapların hem içerik hem de anlatım yönüyle büyük değer taşıdığını ifade etti.
Erzincan Gazeteciler Birliği Başkanı Sedat Sevim ise Babacan ile geçmişten bu yana sürdürdükleri iş birliğine dikkat çekerek, yazarın yeni kitabını memnuniyetle desteklediklerini dile getirdi. 2005-2006 yıllarında birlikte çıkardıkları Şahidim dergisi ve Radyo Gurbet 24 yayınları da konuşmada hatırlatıldı.
Kemahlılar Derneği Başkanı Fahrettin Aslan ve önceki dönem başkanı Şerafettin Ulutürk de konuşmalarında Recep Babacan’ın tarihî konuları samimiyetle ve derinlikli biçimde ele aldığını vurgulayarak, kendisine olan desteklerini yinelediler. Ulutürk, Babacan’ın Erzincan, Denizli ve İstanbul’daki konferanslarında halktan gördüğü yoğun ilgiyi de örneklerle anlattı.
Tanıtım sırasında kurulan anı defterine katılımcılar duygu ve düşüncelerini yazarken, tüm misafirlere yazarın yeni kitabı hediye edildi. Programın en dikkat çeken bölümlerinden biri ise Babacan’ın Osmanlı tarihine dair yaptığı yorumlardı. Özellikle Hürrem Sultan’a yönelik eleştirilerin çoğunun bilgiye değil önyargıya dayandığını vurgulayan Babacan, Sultan’ın manevî yönüyle de tanınması gerektiğinin altını çizdi.
Recep Babacan, Hürrem Sultan’ın ibadetlerine bağlı, inançlı bir şahsiyet olduğunu belirterek, “Farz namazlarını dahi kılmayanların, teheccüt namazı kılan bir kadını yargılaması haksızlıktır” dedi. Ayrıca, Osmanlı kadınlarının tarih içinde bilinçli şekilde yanlış tanıtıldığını ve dizilerin, kamuoyunda gerçeklik algısını çarpıttığını ifade etti.
Etkinliğin sonunda Babacan, kitabını katılımcılar için imzaladı. “Unutulan İzler, Gölgelerde Gizlenenler”, tarihî belgelerle desteklenmiş özgün içeriği ve anlatımıyla tarihseverlerden büyük ilgi gördü.
ABONE HABER ÖZEL: SEDAT KURT