Kanser hastalarının yaşam mücadelesinde hayati önem taşıyan akıllı ilaçlar ve immunoterapi tedavileri, Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından her zaman geri ödenmemektedir. 
 

I M G 7790

Keytruda (pembrolizumab), Opdivo (nivolumab), Tecentriq, Trodelvy ve Trastuzumab Derukstekan etken maddeli Enhertu ,gibi ileri evre hastalarda kullanılan, yüksek maliyetli bu ilaçlar için devlet desteği almak isteyen hastalar, zorlu ve zamanla yarışan bir bürokratik sürecin içinde kendilerini buluyor. Bu süreçte yapılacak en küçük hata bile aylarca gecikmeye ve hayati risklere yol açabiliyor.

İlk Adım: SGK’ya Eksiksiz Başvuru

Tedaviyi öneren hekimin reçetesiyle eczaneye başvurulduğunda ilaç listede yer almıyorsa SGK ödemeyi reddediyor. Bu noktada hastanın veya vekil avukatının “kesintisiz tedavi” vurgusu içeren bir dilekçeyle SGK’ya başvurması gerekiyor. SGK’dan gelecek olumsuz cevap, mahkemeye başvuru hakkının ön koşulu olarak kabul ediliyor. Hukuken dava açabilmenin yolu, önce SGK’ya resmi başvurudan geçiyor.

I M G 7789

Kahramanmaraş’tan Dünyaya Açılan Bir Başarı Hikâyesi Kahramanmaraş’tan Dünyaya Açılan Bir Başarı Hikâyesi

Başvuruda mutlaka bulunması gereken belgeler arasında; “aslı gibidir” onaylı reçete ve ilaç kullanım raporu, Sağlık Bakanlığı Tıbbi Cihaz ve İlaç Kurumu’nun onay raporu yer alıyor. Bu belgelerin eksiksiz ve uygun formatta sunulması büyük önem taşıyor. Özellikle büyük onkoloji merkezleri (örneğin Ankara İbni Sina) belge usulsüzlükleri nedeniyle dilekçeleri işlemeye dahi almıyor.

Hukuki Süreç: İş Mahkemesi Yoluyla Hak Arama

SGK tarafından yapılan geri ödeme reddi sonrası başvurulacak yargı yolu “İş Mahkemesi” oluyor. Bu durum, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 101. maddesinden kaynaklanıyor. Genelde kamu idarelerine karşı açılan davalar İdare Mahkemesi’nde görülürken, SGK ile ilgili uyuşmazlıklar için İş Mahkemesi yetkili kabul ediliyor.

Mahkemeye başvuru sırasında, yalnızca hakkın tanınmasını değil, tedavinin gecikmemesi adına ihtiyati tedbir kararı da talep edilebiliyor. Bu karar çıktığında, ilgili hastane SGK’ya ilacın faturalandırılmasını sağlayarak hastaya ilacı ücretsiz sunabiliyor. Ancak ihtiyati tedbirin kapsamı net tanımlanmalı: “Nihai karar verilinceye kadar geçerli olacak şekilde” bir tedbir talebi büyük önem taşıyor.

Hasta Yakınları ve Avukatlara Uyarı

Kanser ilaçları konusunda dava açmayı düşünen hasta ve yakınlarının, yalnızca dava dilekçesiyle değil, kapsamlı bir tıbbi ve hukuki dosyayla hareket etmeleri gerekiyor. İlacın muadili olmadığına dair doktor görüşleri, patoloji ve PDL-1 biyopsi raporları, hatta yurtdışı örnekleri ve uzman mütalaaları süreci güçlendiren belgeler arasında yer alıyor.

Yaşamla Yarışan Hukuk

Türkiye’de her yıl on binlerce kanser hastası bu süreci yaşıyor. Bürokratik engeller, eksik belgeler, hatalı başvurular sadece zaman kaybettirmiyor, bazen hastalar için geri dönüşsüz sonuçlar doğurabiliyor. SGK’nın ilaç geri ödeme prosedürleri, bir sağlık hakkı meselesi olduğu kadar, aynı zamanda bir adalet sınavı haline gelmiş durumda.

İlaçların karşılanmaması, sadece bireyleri değil, sağlık sistemini, hukuk düzenini ve etik değerleri de doğrudan etkileyen bir sorun. Bu nedenle hem hasta yakınlarının hem de uzman avukat ve sağlık profesyonellerinin bu sürece azami özen göstermesi gerekiyor.