‘Göz kapağı estetiği ameliyatı 40 yaş üzerindeki bireylerde daha çok görülüyor’
‘Göz kapağı estetiği ameliyatı 40 yaş üzerindeki bireylerde daha çok görülüyor’
İçeriği Görüntüle

Türkiye, sağlıkta tarihi bir dönüm noktasına ilerliyor.

Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ateş Kara, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) aşısının dünyada ilk olacağını belirterek, “Hayvan deneyleri için büyük ölçekli üretime hazırız, 2,5-3 yıl içinde klinik uygulamaya geçebiliriz” dedi.

İklim değişikliğiyle birlikte Avrupa’da da KKKA vakaları görülmeye başlanırken, Türkiye’nin bu alanda dünya lideri konumuna gelebileceği vurgulandı. Prof. Dr. Kara, Ankara ve Erciyes üniversiteleriyle iş birliği içinde geliştirilen KKKA aşısının klinik öncesi aşamada antikor yanıtı verdiğini ve büyük ölçekli üretime geçildiğini söyledi.

Kuduz ve HPV Aşılarında Yerli Hedef

Prof. Dr. Kara, yerli kuduz aşısının da 6-7 ay içinde elde edilmesinin planlandığını, 1-2 yıl içinde klinik kullanımın mümkün olabileceğini açıkladı. HPV aşısında ise teknoloji transferiyle Türkiye’de üretim hedefleniyor. “HPV aşısı kanserden koruyan çok kritik bir ürün. İlk etapta mevcut üreticilerle iş birliği içinde üretimi başlatmak, ardından daha kapsayıcı yeni nesil bir aşı geliştirmek istiyoruz” dedi.

Boğmaca ve RSV Aşılarında Yeni Nesil Yaklaşımlar

Boğmaca aşısında daha etkili bir formülasyon için Ar-Ge çalışmalarına başlandığını belirten Prof. Dr. Kara, RSV virüsü için de suş bankacılığı sayesinde aşı çalışması yürütüleceğini kaydetti. Türkiye, bu alanda yalnızca 10-12 ülkenin sahip olduğu genomik kataloglama kapasitesine ulaşmayı hedefliyor.

Suş Bankacılığı ile Aşı ve Tanı Kitinde Stratejik Atılım

Prof. Dr. Kara, “Suş bankacılığıyla bulaşıcı hastalıklara neden olan mikroorganizmaları genetik özellikleriyle birlikte katalogluyoruz. Bu çalışma hem aşı geliştirme hem de yerli tanı kitleri üretimi açısından büyük önem taşıyor” dedi. Grip ve RSV gibi mevsimsel virüslerin izole edilip arşivlendiği bu sistem, bilim insanları için de veri erişimini kolaylaştırıyor.

1 Damla Sudan Anında Teşhis

Türkiye Aşı Enstitüsü, sadece aşı değil, tanı kitleri konusunda da devrim niteliğinde çalışmalara imza atıyor. Afetlerde kullanılan suların mikrobiyolojik güvenliğini bir damla ile test edebilecek yeni bir kit üzerinde çalışılıyor. “1,5-2 yıl içinde bu kitleri sahada kullanılabilir hale getireceğiz” diyen Prof. Dr. Kara, suyla bulaşan patojenlere karşı hızlı müdahale kapasitesi geliştirdiklerini belirtti.

Pandemi Tecrübesiyle Gelen Hız

Turkovac tecrübesinin, bugün geliştirilen yeni aşılar için büyük bir zemin oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Kara, “Türkiye pandemi döneminden dersini aldı. Şimdi bilimsel gücümüzle kendi aşımızı, kendi tanı sistemimizi üretmeye odaklandık” diye konuştu.

Kaynak: DHA